Obezitenin Sinsi Düşmanı: Sağlıklı Yaşam

obeziteninsinsidusmani_saglikliyasam

Obezite; yüksek kalori alımı ve sağlıksız beslenme ile kendisini gösteren, kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşüren kronik bir hastalıktır. Obezite sadece estetik açıdan bir endişe değil; kalp ve damar hastalığı, diyabet (şeker hastalığı), yüksek tansiyon ve kanser gibi önemli birçok hastalık ve sağlık sorununun da ortaya çıkma riskini artıran ciddi bir tıbbi sorundur. Aslında tedavi edilebilir bir kronik hastalık olan obezitenin; tedavisinin ve korunma yollarının da kişiye özgü olması gerekmektedir.

Kişiye özel belirlenen obezite tedavisinde; kilo verme süreçlerinde zorluk çekmenin birçok nedeni vardır. Obezite genellikle kalıtsal, fizyolojik ve çevresel faktörlerin yanı sıra kişinin yaşam tarzından da doğrudan etkilenerek; yanlış beslenme ve yetersiz fiziksel aktivite sonucu da ortaya çıkar.

Obezitenin tedavisinde izlenen en önemli adımlar; 

  • Beslenmenin diyetle düzenlenmesi, 
  • Egzersiz önerileri, 
  • Davranış değişikliğine yönelik terapiler, 
  • İlaç tedavisi (gerektiğinde), 
  • Cerrahi tedavi (gerektiğinde)

olarak karşımıza çıkmaktadır. Kişiye en uygun tedavi planı içerisinde; hekim, diyetisyen, psikolog/psikiyatrist ve fizyoterapist iş birliği içinde olmalıdır.

İyi haber şu ki, kişiye uygun doğru yaşam tarzı değişiklikleri obezite ve obezite ile ilişkili olan sağlık sorunlarını ciddi oranda iyileştirebilir veya önleyebilir. Daha sağlıklı bir beslenme düzeni, fiziksel aktivitenin arttırılması, kişisel farkındalığı arttırarak uygulanan doğru davranış değişiklikleri kilo vermenize yardımcı olabilir. Yaşam tarzı değişikliğine yönelik uygulamaların tek başına yetersiz kaldığı durumlarda ilaç tedavisi veya cerrahi tedavi seçenekleri de düşünülmektedir.

Obezite diyebilmek için sınır nedir ve bu sınır nasıl belirlenir?

1.  Obeziteyi teşhis etmek için Vücut Kitle İndeksi (VKİ) adı verilen bir ölçüm kullanılır. VKİ'yi hesaplamak için, aşağıda verilen formülde olduğu gibi; kilogram cinsinden ağırlığınızı, boyunuzun metre cinsinden karşılığının karesine bölün, çıkan sonuç size boy/kilo indeksini yani VKİ’ni verecektir:

VKİ = [Ağırlık (kg) / Boy (m2)]

VKİ’nizi hesapladıktan sonra aşağıdaki tablodaki verilere göre obeziteniz olup olmadığını ve kilo durumunuzu tespit edebilirsiniz.

VKİ Kilo Durumu
< 18.5 Zayıf
18.5 – 22.9 Normal
23.0 – 24.9 Fazla kilolu 2
5.0 – 29.9 Obez
30.0> Aşırı obez

 

2.  Genellikle hekimler, tedavide nasıl bir yol izleyeceğine yardımcı olması adına hastanın bel çevresini de ölçerler. Bel çevresi 102 cm ve üzeri olan erkeklerde ve 89 cm ve üzerinde olan kadınlarda, fazla kiloya bağlı bazı sağlık sorunları görülme riski daha yüksektir.

Yapılan araştırmalara göre:

  • Dünyada her yıl 800 milyon kişi obezite ile yaşamaktadır.3
  • 2017 yılında küresel hastalık yüküne göre; her yıl 4 milyondan fazla insanın yaşamını yitirmesiyle obezite hastalığı bir salgın boyutuna ulaşmıştır.2
  • 1975'ten 2016 yılına kadar; 5-19 yaş arası aşırı kilolu veya obez çocuk ve ergenlerin popülasyondaki oranı, küresel olarak %4'ten %18'e yükselerek dört katın üzerinde artış göstermiştir.2
  •  Ayrıca, fazla kilolu veya obez çocukların artış oranı, gelişmekte olan ülkelerde gelişmiş ülkelere göre %30'dan fazladır.2

Obezite, bireylerin sağlığını nasıl etkiler?

Obezite ile mücadele eden kişilerin bir dizi ciddi sağlık sorunları geliştirmesi potansiyel olarak daha olasıdır.

Örneğin; 

  • Yüksek tansiyon ve anormal kolesterol düzeylerine sahip olma olasılığını artırır. Bu değerlerin yüksekliği kalp ve damar hastalığına veya felce sebep olabilir. 
  • Vücudun, kan şekeri seviyelerini kontrol etmek için kullandığı insülinin kullanım şeklini etkileyebilir. Bu durum, insülin direnci ve diyabet riskini artırabilir. Aynı zamanda Tip II Diyabet görülme olasılığı da artar. 
  • Rahim, rahim ağzı, endometrium (rahim zarı), yumurtalık, meme, kolon, rektum (kalın bağırsağın ve tüm sindirim kanalının son bölümü), yemek borusu, karaciğer, safra kesesi, pankreas, böbrek ve prostat kanseri riskini artırabilir. 
  • 2019 yılında ortaya çıkan koronavirüs hastalığı (COVID-19) gibi virüs enfeksiyonlarının ve semptomlarının görülme riskini ve enfeksiyon şiddetini de artırabilir.

Obezitenin kontrol altına alınmasında doğru beslenme önemli rol oynar!

Obezitenin kontrolünde ve önlenebilmesinde değiştirilmesi gereken risk faktörleri arasında ‘beslenme’ önemli bir basamağı oluşturmaktadır. Doğru olduğu zannedilen yanlış alışkanlıklar da obezite ile doğrudan ilişkilidir. Beslenme alışkanlıkları ele alındığında kişinin doğru beslenme şekli ve düzeni oldukça önemlidir.

Bu bağlamda artık düşünülmesi gereken kavram ise kişiye özel beslenme şekli olmalıdır. Obezitenin giderek yaygınlaşmasını önleyebilmek aşağıda verilen 10 basit önlemin alınması ile mümkün olabilir:

  1. Düzenli fiziksel aktiviteye başlayarak hareketsiz yaşamdan uzaklaşılması
  2. Uzman kontrolünde kişiye özel beslenme düzenin oluşturulması ve uyum sağlanması
  3. Fast food (kısa sürede hazırlanan ve seyyar satıcılarda, büfelerde ve restoranlarda hemen tüketmek veya paket yapılmak üzere satışa sunulan yiyecek) tarzı beslenmeden kaçınılması
  4. Meyve ve sebze ağırlıklı beslenilmesi (mutlaka porsiyon kontrolü yapılarak)
  5. Hazır gıdalar yerine ev yapımı ürünlerin tercih edilmesi
  6. Yemeklerde doymamış yağ asitlerinden zengin yağların tercih edilmesi (Örneğin: zeytinyağı)
  7. Peynir ve yoğurdun az yağlı olan çeşitlerinin tüketilmesi (Burada da yine mutlaka porsiyon kontrolü yapılarak)
  8. Kırmızı etin yağsız, tavuğun derisiz olarak tercih edilmesi
  9. Düzenli olarak balık tüketilmesi (yağda kızartılmış balıklardan uzak durmak şartı ile)
  10. Yüksek kalorili meyve suları, gazlı ve şekerli içeceklerden uzak durulması

Aslında bu 10 madde genel olarak sağlıklı yaşam tarzının da temellerini oluşturmaktadır. Öte yandan bu önlemler tek başına her bireyde etkili olamayabilir. Sağlıklı yaşamın sürdürülebilir olması adına, kişinin sağlıklı yaşam ile ilgili kendi farkındalığının oluşması çok önemlidir. Bu durumda da alanında uzman diyetisyenlerden, hekimlerden, fonksiyonel tıp uzmanlarından destek alınarak; kişiye özel beslenme şekli oluşturulduğunda, zaman içerisinde sağlıklı ve etkin bir şekilde fazla kilolardan kurtulmanın mümkün olabileceği bilinmektedir.

Obezitenin kontrolünde bireylerin hedefleri ve/veya beklentileri nelerdir? Obezite problemi yaşayan bireylerin büyük bir çoğunluğu fazla kilolarından kurtulmak için ‘Bir sihirli değnek değsin ve beni zayıflatsın’ gibi beklentiler içerisine girip kolay yoldan zayıflama düşüncesine kapılmaktadır. Bu ve bunun gibi etkenler sayesinde birey psikolojik anlamda yoğun bir mücadele vermektedir. Birey vücudunu daha da önemlisi sağlığını düzene sokmak için bu psikolojik mücadeleden galip çıkan taraf olmalıdır. Bunun için alanında uzman psikolog/psikiyatristlerden yardım alarak yaşam tarzına yönelik davranış ve/veya tutumların değişmesini sağlamak da mümkündür.

Kilo yönetiminde önce MOTİVASYON gerekir!

Bunun yolu da bireyin obeziteyle mücadelede başarılı olacağına inanması ve vazgeçmemesidir. Bu süreçte alabilecekleri danışmanlık hizmetlerinin katkısı da göz ardı edilmemelidir.

Referanslar:

  1. https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/obesity/symptoms-causes/syc-20375742
  2. https://www.who.int/health-topics/obesity#tab=tab_1
  3. https://www.worldobesityday.org/

Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmak ve hizmetlerimizi daha etkin sunmak için, üçüncü kişilere ait olanlar da dahil, çerezler ve benzer teknolojiler kullanmaktayız. Detaylı bilgi için Gizlilik Politikası’nı ve Çerez Politikası’nı. inceleyebilirsiniz.